17 Ocak 2020 Cuma

Alevi örgütlerinden İBB cemevi kararına tepki



Alevilerden AKP ve MHP’ye cemevi tepkisi: 'Vicdanınız kabul ediyor mu?'

İstanbul’daki Cem Evleri’nin imar planlarına ibadethane olarak işlenmesine dair önergenin AKP ve MHP oylarıyla reddedilmesine tepki gösteren Alevi örgütleri  16 Ocak 2020 Perşembe günü basın açıklaması yaptı.

İstanbul’daki Cem Evlerinin imar planlarına ibadethane olarak işlenmesine dair önergenin AKP ve MHP oylarıyla reddedilmesine tepki gösteren Alevi örgütleri basın açıklaması yaptı.

Açıklamada, cem evlerinin ibadethane olarak imar planına işlenmesi taleplerinin reddedildiği belirtilen açıklamada, “Bu ülkenin eşit yurttaşıyız ve hakkımızı istiyoruz” denildi. 

İstanbul’daki cem evlerinin imar planlarına ibadethane olarak işlenmesine dair önerge İBB Meclisi’nde oylandı. Önerge, AKP ve MHP’nin oylarıyla reddedildi. İBB Meclisi’ne katılan Alevi kurum temsilcileri önergenin reddedilmesinden sonra ‘Aleviyiz, haklıyız, kazanacağız’ sloganları atarak salondan ayrıldı.
Daha sonra basın açıklaması yapana Alevi örgütleri, karara tepki gösterdi. Açıklamaya, Hacıbektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Datça Şubesi Cem Evi Başkanı Murat Yıldırım, Alevi Dernekler Federasyonu Başkanı Celal Fırat, Okmeydanı Cemevi Başkanı Zeynel Şahin ve Sultangazi Pir Sultan Abdal Cemevi Başkanı Zeynel Odabaş  katıldı.

Alevi inancına hukuksal statünün, cemevlerinin ibadethane olarak imar planına işlenmesi kararının ve kamu düzeyindeki isteklerinin bir kez daha reddedildiği belirtilen açıklamada, “Yeryüzünde sahip oldukları topraklarda inancı, yaşamı özgürlüğü oylamaya gidilen tek halk Alevi halkıdır” denildi.
Aleviler, yapılan bu operasyonu unutmayacakları vurgulanan açıklamada, her seçim döneminde gizli kapaklı demokrasi gösterisi yapan siyasi partiler adaletli olmaya davet edildi.


“ALEVİLER MUHALİF GÖSTERİLİP KATLEDİLDİ”

Hak ve hukukun olmadığına dikkat çekilen açıklamada, şunlar belirtildi;
“Sürdürebilir hak ve hukukun olmadığını bir kez gördük, holdingleşen diyanete toplumsal kaynaklar orantısız aktarılıyor, halk üzerinde Sünniliğe dayalı egemen sınıf yaratılıyor. Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemimde de tüm iktidarlar meşruiyetini dinden almıştır. Baskı, kandırma yada uyutma taktikleri ile toplumsal düzeni kurmuştur. Bu süreç 21.YY’da böyle devam ediyor.

Bu baskılarla ideal vatandaş beklentisine giren devlet köylerimize zorla cami yapılmasına, kapılarımızın işaretlenmesine, okullarda çocuklarımıza dindar eğitim dayatılmasına göz yumuyor sosyal adaletsizlik karşında ilk olarak Alevileri muhalif gösterip katlediyor.” 

“ALEVİLER ÖRGÜTLENMEYE HIZLA DEVAM EDECEKTİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘Alevilik Hz. Ali’yi sevmekse ben de Aleviyim’ sözleri de  hatırlatılan açıklamada, “Söylemiyle tüm değerlerimizi, geleneğimizi yok sayan basit vatandaş konumuna düşüren bu sistem ideal Alevilik çizgisini kendi istediği siyasal ve inançsal çizgiye getirme çabasındadır” denildi. 

Adaletsizce verilen bir karar olduğuna dikkat çekilen açıklamada, “Kamusal alanda Aleviler yok demiştir. Peki, Aleviler bu süreçten sonra ne yapacak; kendi vicdanlarını dinleyerek, örgütlenmeye hızla devam edeceklerdir. Devletin farklılıklara karşı kamusal körlüğünü görünür kılacak, siyasette yön verecek hak ve hukukuna sahip çıkacaktır” ifadeleri kullanıldı. 

Açıklamada, “Vicdanınız bir toplumun inanç özgürlüğünü, inancını reddetmeyi kabul ediyor mu?” sorusu yönetilerek, “Bu ülkede hiç kimse başkasının inancını tarif etsin istemiyoruz. Bu ülkenin eşit yurttaşıyız ve hakkımızı istiyoruz. Toplumsal barış isteyen herkesin de buna saygı göstermesini talep ediyoruz” denildi.


Sünnileştirme operasyonunu gizleyerek gizli kapaklı demokrasi gösterisi yapan siyasi partileri adalete davet ediyoruz!
Sürdürebilir hak ve hukukun olmadığını bir kez gördük, holdingleşen diyanete toplumsal kaynaklar orantısız aktarılıyor, halk üzerinde Sünniliğe dayalı egemen sınıf yaratılıyor.
Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemimde de tüm iktidarlar meşruiyetini dinden almıştır. Baskı, kandırma yâda uyutma taktikleri ile toplumsal düzeni kurmuştur. Bu süreç 21.yy da böyle devam ediyor ,
Bu baskılarla ideal vatandaş beklentisine giren devlet köylerimize zorla camii, yapılmasına, kapılarımızın işaretlenmesine, okullarda çocuklarımıza dindar eğitim dayatılmasına, göz yumuyor sosyal adaletsizlik karşında ilk olarak Alevileri muhalif gösterip katlediyor
Sevgili canlar; “Alevilik Hz. Ali’yi sevmekse ben de Aleviyim” söylemiyle tüm değerlerimizi, geleneğimizi yok sayan basit vatandaş konumuna düşüren bu sistem ideal Alevilik çizgisini kendi istediği siyasal ve inançsal çizgiye getirme çabasındadır.
Biz Alevilerin Sünni canlarımızla hiç sorunumuz olmadı, zaman zaman her iki tarafı çatıştıran bu zihniyet bugün Sünni canlarımızın da kabul edemeyeceği bir adaletsizliğe imza atmıştır ve kamusal alanda Aleviler yok demiştir.
Peki, Aleviler bu süreçten sonra ne yapacak; kendi vicdanlarını dinleyerek, örgütlenmeye hızla devam edeceklerdir. Devletin farklılıklara karşı kamusal körlüğünü görünür kılacak, siyasette yön verecek hak ve hukukuna sahip çıkacaktır.
Biz buradan soruyoruz! Vicdanınız bir toplumun inanç özgürlüğünü, inancını reddetmeyi kabul ediyor mu?
Bu ülkede hiç kimse başkasının inancını tarif etsin istemiyoruz.
Bu ülkenin eşit yurttaşıyız ve hakkımızı istiyoruz.
Toplumsal barış isteyen herkesin de buna saygı göstermesini talep ediyoruz.
Aşk ile
ALEVİ ÖRGÜTLERİ






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder